4 Mart 2014 Salı

Hafta 1- Nedir bu e-öğrenme?

-Uze548 dersi kapsamında hazırladığım bu sayfada, aşağıdaki kaynaklardan öğrendiklerimi derlediğim özet niteliğinde e-öğrenmeye giriş ve kişisel öğrenme ortamı konusunda kısa bir metin paylaşıyorum.-
Özet
 İçinde bulunduğumuz çağın bize sağladığı en güzel yararlardan biri de şüphesiz teknolojinin hayatımızın her anına dokunarak kolaylaştırmasıdır. Üzerine sayısı tahmin edilemeyecek kadar çok araştırma yapılan öğrenme de bir çok alan gibi dinamiktir. Değişen düzene uyum sağlayarak işini kolaylaştırmayı hedefleyen öğrenenler, öğrenme yöntemlerinde de sürekli değişime giderek dinamik öğrenmeyi sağlamaktadırlar. 
Minicik ellerin öğrenmek için kalemle uzun uzun ödev sonucu şişen ellerinin yerini artık hassas dokunmatik ekranlar aldı. Dolayısıyla da öğrenme bilindik klasik formundan çıkıp, öğrenene özerklik sağlayan, zamandan ve mekandan bağımsız kılan ve farklı alternatif seçeneklerinin olduğu e-öğrenmeye dönüştü. Teknolojinin desteğiyle ortaya çıkan her ürün e-öğrenmenin parçası olabilir. 

1999 yılında başlayan süreç şu şekilde sıralanabilir:
  • kitle iletişim teknolojilerine (radyo&televizyon) dayalı dönem 
  • bilgisayar destekli eğitim (eğitsel oyunlar & öğretici ders yazılımları),
  • internet tabanlı eğitim dönemi (wiki & blog siteleri, sosyal ağlar, video paylaşım siteleri, 3D ortamlar & bulut bilişim),
  • mobil öğrenme dönemi (akıllı telefonlar, el bilgisayarları, e-kitap okuyucuları & bulut bilişim)
E-öğrenme bu kadar hayatın içindeyken, etkili bir şekilde yapılabilmesi için temel bileşen olan içerik, etkileşim ve değerlendirmeye önem verilmelidir. Son yıllarda artık aktif olarak kullanılan öğrenme yönetim sistemleri (moodle, sakai, blackboard...) sanal öğrenmeye ortam sağlamaktadır. Sanal öğrenme ortamları sadece öğrenme yönetim sistemleriyle değil, web 2.0 ( blogger, slideshare,wiki... ) araçlarıyla daha da desteklenmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder